Öne Çıkan Yayın

Nazım Hikmet / CEVAP

  CEVAP  O duvar o duvarınız,                 vız gelir bize vız! Bizim kuvvetimizdeki hız, ne bir din adamının dumanlı vaadinden, ne de bir...

Louis ARAGON etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Louis ARAGON etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

9 Ağustos 2018 Perşembe

SANA BÜYÜK BİR SIR SÖYLEYECEĞİM ~ Louis ARAGON

SANA BÜYÜK BİR SIR SÖYLEYECEĞİM

Sana büyük bir sır söyleyeceğim Zaman sensin
Zaman kadındır ister ki
Hep okşansın diz çökülsün hep
Çözülmesi gereken bir giysi gibi ayaklarına
Bir taranmış bir upuzun saç gibi zaman
Soluğun buğulandırıp sildiği ayna gibi
Zaman sensin uyuyan sen şafakta ben uykusuz seni beklerken
Sensin gırtlağıma dalan bir bıçak gibi
Ah bu söyleyemediğim işkencesi hiç geçmeyen zamanın
Bu mavi çanaklarda kan gibi durdurulmuş zamanın işkencesi
Ah bu daha beter işkence hiç mi hiç giderilmemiş istekten
Bu göz susuzluğundan sen yürürken odada
Ve bilirim büyüyü bozmamak gerektiğini
Daha beter seni kaçak
Seni yabancı bilmekten
Aklın ayrı bir yerde gönlün ayrı bir yüzyılda kalmaktan
Tanrım ne ağırdır sözcükler asıl demek istediğim bu
Hazzın ötesinde sevgim hiç bir zaman erişemeyeceği yerde bugün sevgim
Sen ki benim saat-şakağımda vurursun
Boğulurum solup alıp vermesen
Tenimde bir duraksar ve yerleşir adımın
Sana büyük bir sır söyleyeceğim. Her söz
Dudağımda bir dilenen zavallı
Acınacak bir şey ellerin için kararan bir şey bakışının altında
İşte bunun için diyorum ikide birde seni seviyorum sözünü
Boynuna takabileceğin bir tümcenin o parlakça kalp kristalini
Kaba konuşmamdan gücenme benim. Bu konuşma
Ateşte şu tatsız cızırtıyı çıkaran sudur o kadar
Sana büyük bir sır söyleyeceğim Bilmem ben
Sana benzeyen zamandan söz açmayı
Bilmem senden söz açmayı bilir görünürüm
Tıpkı uzun bir süre garda
El sallayanlar gibi gittikten sonra trenler
Bilekleri sönerken yeni ağırlığından gözyaşlarının
Sana büyük bir sır söyleyeceğim Korkuyorum senden
Korkuyorum yanın sıra gidenden pencerelere doğru akşam üzeri
El kol oynatışından söylenmeyen sözlerden
Korkuyorum hızlı ve yavaş zamandan korkuyorum senden
Sana büyük bir sır söyleyeceğim Kapat kapıları
Ölmek daha kolaydır sevmekten
Bundandır işte benim yaşamaya katlanmam
Sevgilim
Louis ARAGON

21 Ekim 2017 Cumartesi

GÜLLER LEYLAKLAR - Louis ARAGON

Fotoğraf
GÜLLER LEYLAKLAR

Ey o değişmeler ey o çiçeklerin açma ayı
Bulutsuz geçen mayıs bıçaklanmış haziran
Unutamam bir daha ne gülleri ne leylakları
Ne de o çiçeklerini ilkyazın hiçbir zaman

O korkunç görüntüyü unutamam bir daha
Alayı kalabalıkları çığlıkları güneşi
Aşk yüklü arabaları Belçika armağanlarını
Sonra o arı uğultulu yolu titreyen havayı
O kavgayı bastıran sakınma bilmeyen utkuyu
Öpüşmenin kızıla döndürdüğü kanı sonra da
Çılgın halkın leylaklarla donattığı kulelerde
O ölüme gidenleri unutamam artık dünyada

Kutsal o eski zaman betiklerine benzeyen
O Fransa bahçelerini unutamam bir daha
O akşamları ve büyüsünü o sessizliğin
Gülleri yol boyunca o gülleri sonra da
O bozgun yeline karşı duran çiçekleri
O sayıklayan bisikletleri alaycı topları
Korkunun kanadı üstünden geçen erleri
O perişan kılıklarını konaklayanların

Ama neden bilmem bu benzetme kasırgası
Dönüp dolaşıp beni aynı yere getiriyor
Saint-Marthe bir general kara bir dal yığını
Orman yolunda bir köşk Normandiya biçimi
İşte tıs yok düşman karanlıkta dinleniyor
Birden bize Paris düştü diyorlar bu akşam
Bir daha dünyada ne o yitirdiğimiz aşkı
Ne o gülleri ne de o leylakları unutamam

Flandres leylaklarını demetlerini ilk günün
Sonra tatlı izini yanakları solduran ölümün
Sonra sizi kaçışın gülleri taze güller sizi
Bir yangın rengine çalan Anjou gülleri sizi
Fotoğraf
Louis ARAGON