Hayat hep bir yolculuktu benim için, hep bir
yerlere gidecek gibi durdum. Ama bir yerlere gidemedim… Hep uzakları düşündüm,
hep uzakları düşledim; insanın olmadığı kıyıları… Ne kaldığım yerlere
bağlana bildim, ne de gidebildim düşlediğim yerlere…
Dünyaları sevdim sığdırdım da yüreğime, ben
bir yere sığamadım… Bir yanımda özlemler taştı sel sel, bir yanımı acılar
kapladı derya deniz, soluğumda demirler erittim de bir yanım hep kış kaldı
üşüdüm…
Ne ben kendimi anlatabildim başkalarına, ne de
başkaları anlayabildi ağıt gibi bıçaklanmış bu yüreği göğsümün ortasında...
Ne yana döndüm kurt ulumaları, ne yana döndüm
zemheri…Yüreğimde hüzün sönen yıldızlar gibi hep gözlerime döndü… Susuzum ey
hayat! Suskunum! ..
Gecelerime yağmurlar damladı, ıslandı
duygularım, üşüdüm, yağmur oldum kendime, kar oldum. Hangi bahara tutunduysam
alıp götürdü umutlarımı kış. Gozlerimi de alıp gitti ardından…
Çocukluğumu düşürdüm kollarında aşkın, öksüz
kaldı şiirlerim dudaklarımda… Bu yüzden hep kanarım kendimce...
Kar yağdı kaldırımlara, üşüyor hayat.
Yalnızlık kocaman bir dağ olup büyüdü gözlerimde. Bir dost gülücüğünde saklı
kaldı zaman. Bütün sevinçleri alıp götürdü gemiler. Şimdi ne kadar bastırırsam
bastırayım iki elimi kanayan yüreğimin üstüne, durmuyor kanama …
Kahrımdan bin deniz doğurdum, gözyaşı doldu
geceler… Gözyaşı gecelerinde boğuldu sevdalarım, sevinçlerim… Gece zalim gelir
bu şehre, gözyaşıyla gelir her gelişinde, hüzünle gelir. Şarkılar da susar,
zifiri saçlarıyla örter bu şehri geceler... Hazan mevsimi şimdi, hüzün mevsimi,
ayrılık mevsimi, gözyaşı mevsimi. Bütün mevsimler bir gün bırakıp gitse de, ben
gidemem...
Ey aşk yada acınası ey ben! Gözyaşlarımı
denizlere salıyorum ki, dağlara doğan güneş, hasret hasret açılan ama
kapanmayan yaralarıma merhem olsun… Kırılsın kilitleri kapılarımın, kırılsın
içimde yıllarca gizlediğim ayna, gülsün gülmeyen bahtım…
Nuri CAN
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder